5 Ekim 2012 Cuma

Didem Rahvancı: İSLAM DİNİ KOLAYLIK DİNİDİR...


Yerde, Gökte ve İkisinin Arasındaki Herşeyi Yaratan ve Kontrolü Altında Tutan ALLAH’tır

Didem Rahvancı
Allah bütün insanları sevgiden, şefkatten, merhametten, güzel ahlaktan hoşlanacak, kötülükten, ahlaksızlıktan, sevgisizlikten nefret edecek şekilde yaratmıştır.

Allah’ın Kuran’da insanlara emrettiği güzel ahlak da aslında insanın fıtratına en uyan, en huzur, mutluluk ve güven getirecek ahlaktır. Allah Rum Suresinde şöyle bildirir;

"Öyleyse sen yüzünü Allah'ı birleyen (bir hanif) olarak dine, Allah'ın o fıtratına çevir; ki insanları bunun üzerine yaratmıştır. Allah'ın yaratışı için hiçbir değiştirme yoktur. İşte dimdik ayakta duran din (budur). Ancak insanların çoğu bilmezler." (Rum Suresi, 30)

Ancak bazı insanlar Allah’ın onları yarattığı fıtrat üzerine yaşamayı reddederler. Onların hayatlarında sevginin, şevkatin, merhametin yerini, kin, öfke ve kıskançlık almıştır. Yaratılışlarına uygun hareket etmeyen bu insanlar kendi nefislerine zulmetmiş olurlar. Çünkü Kuran ahlakına uygun olarak hareket etmeyen her insan vicdan azabı içindedir.

"Şüphesiz Allah, insanlara hiçbir şeyle zulmetmez. Ancak insanlar, kendi nefislerine zulmediyorlar." (Yunus Suresi, 44)

Allah’ın son dini İslam, sevgi ve barış dinidir. İslam ahlakı insana huzur, güvenlik ve özgürlük getirir. Bazı cahil insanlar İslam ahlakını, Kuran hükümlerini yaşamaya başladıklarında bazı özgürlüklerinin kısıtlanacağını düşünürler. Oysa tam tersi olarak İslam’ın getirdiği ahlak modelini bilmeyenler müminlerin özgürlüğüne asla sahip olamazlar.

Çünkü, cahiliye topluma yerleşmiş çok sayıda gereksiz kural ve gelenek vardır. Her toplumun kendisine özgü değer yargıları, ölçüleri, tabuları vardır. Bu kişiler hem çevrelerindeki insanların kuralları, hem de kendi kendilerine oluşturdukları  yaptırımlar nedeniyle manevi hürriyetten her zaman yoksun kalırlar. Müminler için ise tek rehber Kuran’dır. Onlar yanlızca Allah’ın kurallarına göre hareket ederler.

İnsanı toplum baskısından daha da büyük bir baskı altına alan bir etken ise kendi nefsi ve nefsinin bencil tutkularıdır. Nefisteki bencil tutkular insanlara sürekli huzursuzluk ve tedirginlik duygusu verir. Devamlı bir güvensizlik ve gelecek korkusu hissettirir. Nefisteki bu negatif güç sebebiyle hiç bitmeyen bir tutku ve hırs içinde boğuşur. Örneğin nefis insana daha çok mala sahip olmasını, daha çok para kazanmasını, insanlara gösteriş yapmak için daha fazla çabalamasını emreder. Bunlar bitince yeni tutkular başlar ve dünyaya yönelik yaşanan hırslar hiç bitmez.

İşte insan bu cahiliye sisteminden kurtulması ancak Allah'a tam iman edip kendisini O'na teslim etmesiyle olur. Allah Haşr Suresi’nde de ancak bu kişilerin kurtuluşa ereceğini söylüyor.

"... kim nefsinin 'cimri ve bencil tutkularından' korunmuşsa, işte onlar, felah  (kurtuluş) bulanlardır". (Haşr Suresi, 9)

İşte insanlar bu tutkuların emrinde olmaktan kurtulduklarında özgürleşirler. Artık yaşamları sonu gelmeyen tutkuları tatmin etmeye çalışmaktan çıkar, amaçları yalnızca Allah'ın hoşnutluğunu, rızasını ve beğenisini kazanmak olur. Zaten Allah da insanı bu sebeble yaratılmıştır.

Allah'ın, tarih boyunca gönderdiği elçiler, insanları hep nefislerine uymaktan, insanlara kul olmaktan kurtarıp, yalnızca Allah rızasını aramaya çağırmışlardır. İnsanlar, ancak yaratılış amaçlarına uyduklarında felah bulurlar.

İslam dini kolaydır. İnsanların fıtratına en uygun din olmasının bir sebebi de budur. Allah dinini insanların rahatlıkla yaşayabilmesi için kolay kılmıştır. İnsanın sadece kendisini yaratan sonsuz şefkat ve merhamet sahibi Rabbine teslim olması, O’na ve yarattığı kadere boyun eğip, tevekkül etmesi ve samimi, candan bir kalple Rabbine yönelmesi yeterlidir.

Allah Bakara Suresi’nin 185. Ayetinde de bildirdiği gibi insanlar için hiç bir zaman zorluk dilemez, her zaman kolaylık diler.



DİN KOLAYLIKTIR, DİN SEVGİDİR, DİN HUZURDUR, GÜVENLİKTİR...


Peygamber Efendimiz (sav)’de "Kolaylaştırın, güçleştirmeyin. Müjdeleyin, nefret ettirmeyin. Birbirinizle iyi geçinin, ihtilafa düşmeyin." (Ramuz El-Hadis 2. Cilt, s. 510) derken dini zor göstermemenin üzerinde durmuştur.

Sonuç olarak Allah’ın din olarak seçip beğendiği İslam, insanın yaratılışına en uygun dindir. Allah yarattığı kullarına kolaylık dilemiş, onların ihtiyaç ve isteklerine en uygun ahlak ve yaşam şeklini Kuran’da bize detaylı olarak bildirmiştir.

"...Bugün inkâra sapanlar, sizin dininizden (dininizi yıkmaktan) umut kesmişlerdir. Bugün size dininizi kemale erdirdim, üzerinizdeki nimetimi tamamladım ve size din olarak İslam'ı seçip-beğendim.." (Maide Suresi, 3)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder